YÜZ YÜZE
Hatırlarsınız Yüz Yüze diye , 1997 ABD yapımı dramatik aksiyon film vardı. Özgün adı Face/Off olan
film Türkiye'de 21 Kasım 1997'de gösterime girmişti. Yıllar
geçse de üstünden seyretmeye doyamadığımız bir başyapıttır.John Woo'nun yönettiği filmin
başrollerinde John Travolta ve Nicholas Cage oynamışlardı.
Filmin kısaca konusu şöyleydi;
FBI Ajanı karakterindeki Sean Archer (John Travolta) malum toplum ve ülkesinin refahı için
çalışan, uyumlu, etrafında sevilen toplumda yer edinmiş biraz da duygusal
çöküntüleri olan biridir. Dâhiyane bir yüz operasyonu geçirerek yüzünü aldığı
ve karakterine büründüğü kişi ise 8 yıldır peşinde olduğu paralı terörist
Castor Troy‘dur ( Nicholas Cage). Bu adam tam bir psikopat, azılı bir katildir.
Yani birbirinin tam zıttı iki karakter. Görevi Troy‘un Los Angeles'a
yerleştirdiği biyolojik silahı bulmaktır. Başarması için suç dünyasının içine
girebilmesi ve bombanın yerini öğrenebilmesi için hapishanede yatan Castor
Troy’un erkek kardeşine kendisinin Castor olduğuna inandırması lazım. Yani
muhteşem bir kopya olması gerekli sadece dış görünüş olarak değil davranış ve fizyoloji , düşünce şekli,
inanç ve değerleri anlamında da mükemmel
bir modelleme .. Peki muhteşem ajanımız ne yapıyor? Her yönüyle Castor’un tüm benliğine
ve kimliğine bürünüyor. O kadar gerçekçi oluyor ki Castor’un kardeşi bile
inanıyor.
Aslında NLP’de modelleme ile başlamıştır,
diyebiliriz. Bandler ve Grinder insanları gözlemleyerek kimi insanların bazı
şeyleri diğer insanlardan daha iyi yaptığını görmüşler. Ve yine bir kişinin
yapamadığı bir şeyi başka bir dönem çok iyi yapabildiğini gözlemlemişler. Bunun
üzerine şu soru belirivermiş zihinlerinde; “Neden birileri bir şeyleri iyi
yapıyor da bir başkası onun kadar iyi yapamıyor?” Bu sorunun cevabını ararken “modelleme” dediğimiz
alan ortaya çıkmış.
Eğer daha önce biri başardıysa; siz de o
kişinin fizyolojisi, düşünce yapısı ve ruh halini modellerseniz aynı başarıyı
yakalayabilirsiniz. “O nasıl başarmış?” sorusunun cevabını almak için
modelleyeceğiniz kişiyi bu bağlamlarda incelemek gereklidir.
Başarıya giden yollarda nasıl davranmış, onu
tetikleyen veya motive eden şeyler nelerdi, yaşam biçimi nasıldı? Bunları
araştırıp siz de stratejilerinizi belirleyebilirsiniz.
Modelleme çocukluğumuzdan beri
uyguladığımız bir öğrenme biçimidir aslında. Anne baba ve etrafımızdaki
kişileri modelleyerek yürümeyi ve konuşmayı öğreniyoruz. O zaman bunu bilinçli
olarak yapmıyorduk. Öğrenmek için kopyalıyorduk ve dünya modelimizi
oluşturuyorduk. Başarı konusunda modelleme tam bir sihirli anahtardır.
Modelleme sırasında örnek alacağınız kişinin kendine has bir stili olabilir ve
modelleme yapayım derken bir Frankenstein ortaya çıkabilir. Modelleme yaparken
dikkat etmeniz gereken konulardan biri de şudur: Karşınızdaki kişinin
sergilediği her tavrı ve tutumu sizin inanç ve değer yargılarınıza uygun olup
olmadığını inceleyerek içselleştirmek gerekir. Tıpkı ajanımız Sean Archer gibi…
O, kendine uymayan bir suç dehasını modelleyerek inanç ve değerlerine oldukça
ters birinin kimliğine bürünmüştü. Bu da onu psikolojik anlamda ikileme
düşürmüş ve ciddi bir iç savaş vermişti.
Başarıların ve iyiliğin kopyalanacağı bir
dünya dileğiyle...
Sevgilerimle
Tuba Aydoğan
NLP Koçu